Öksürük Otu (Tussilago Farfara)
Öksürük otu, Asteraceae (Papatyagiller) familyasında incelenmektedir ve çok yıllık otsu bir bitkidir. Öksürük otunun bilimsel adı Tussilago farfara‘dır. Türkiye’de yayılış alanları çok geniş olan öksürük otu, Doğu Anadolu hariç bütün bölgelerimizde bulunmaktadır. Öksürük otunun çiçekleri oldukça küçüktür ve sarı bir rengi bulunmaktadır. Bende bu yazımda öksürük otu nedir, nerede bulunur, faydaları nelerdir, zararları nelerdir, ne işe yarar, nasıl kullanılır gibi sorulara cevaplar aradım. İyi okumalar.
Öksürük Otunun Özellikleri
Öksürük otu (Tussilago farfara), papatyagiller (Asteraceae) familyasından öksürük giderici olarak kullanıldığından kaynaklı böyle söylenen otsu bir bitki türüdür. Latincede "Tussilago" öksürük önleyici olarak Türkçeleştirilebilir. Avrupa, Türkiye, Kafkaslar, Türkistan, Ukrayna ve Rusya da doğal olarak yetişmektedir, kuzey Amerika ve Avustralya da yabani biçimde yetiştirilmektedir.
Bilinen en belirgin özelliği çiçeklerini yapraklarından evvel açmasıdır. Çok yıllık ve dayanıklı otsu bir bitkidir. Öksürük otu 10-30 cm. kadar boylanabilir ve küçük çiçekleri, uzun sap üzerinde tek tek sarı renkli olarak açarlar. Yeşil renkli yapraklarının kenarları dişli ve altları gri renktedir, beyaz renkli uzun ve sık tüylerle kaplanmıştır. Bitki, döktüğü küçük tohumlarla çoğalır, iyice yayılıp bulunduğu toprağı sarabilir.
Çiçek yapısında; (kömeç) fadiol, fitosterin, ardinidiol, teraksantin, stigmasterin, sarı boyama, sepi maddeleri bulunmuştur. Yapraklar acı glikozidler, tusilagin ve sitosterin, gal, elma ve şarap asidleri, saponinler, provitamin A, vitamin C, inulin, dekstrin, albüminli maddeler, eterik yağ eserleri, helme vs. ihtiva eder.
Öksürük Otunun Faydaları
Balgam söktürücü ve dağıtıcı özellikleriyle bronşit, gırtlak ve ağız boşluğu nezlesi, bronşiyal astım ve zatülcenpte ve hatta başlangıç dönemindeki akciğer tüberkülozunda güçlü tedavi edici özelliği bulunur. Uzun süreli öksürüklerde ve ses kısıklıklarında, gün boyunca sık sık, balla tatlandırılmış öksürük otu çayı içilmelidir.
Astım rahatsızlıklarında, sürekli bronşitlerde ve sigara zararlarında, ilkbaharda bitkinin taze sıkılmış öz suyundan bir tatlı kaşığı, bir tas et suyuna veya sıcak süte karıştırılarak alındığında, olağanüstü yardımlar sağlar. Filibit hastalığında, ezilmiş taze yapraklar krema ile karıştırılır ve elde edilen bu kütle, iltihaplı bölgeye sürüldükten sonra, bir bezle hafifçe bağlanır.
Taze sıkılmış bitki öz suyu kulağa damlatıldığı zaman, kulak ağrılarını geçirebilir. Toplanıp saklanması ise Çiçekleri tam açmadan önce toplanır gölgede kurutularak yaprakları ilkbahar sonu ile yaz başında toplanıp kıyılır ve kurutularak sağlanır.
Öksürük Otu Çayı
1-2 tatlı kaşığı kuru yaprak-çiçek karışımı üzerine 1 bardak kaynar su dökülür. 10 dakika süreyle demlendirdikten sonra hazırlanan çay, günde üç kez, sıcak olarak birer bardak içilir. Eğer balgam söktürücü bir öksürük çayı hazırlamak istiyorsanız, öksürük otu yapraklarını ve çiçeklerini, sığır kuyruğu çiçekleri, ve dar yapraklı sinirli ot yaprakları ile, ince kıyılmış olarak, eşit oranda harmanlayabilirsiniz.
Bu karışımdan 1 tatlı kaşığı dolusu bitki, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır ve 4-5 dakika demlendikten sonra süzülür. Bu çaydan günde 3 bardak, balla tatlandırılarak, sıcak sıcak ve yudumlanarak içilir.
Öksürük Otu Merhemi
Yıkanıp lapa haline getirilen yapraklar göğüs üstüne yatırıldığında, her tür akciğer hastalıklarında, yılancıkta, morararak şişmiş doku yaralanmaların tedavisine yardım eder.
Öksürü kotu kaynama suyuyla yapılan kompresler, yılancık çıbanlarında kullanılmaktadır. Öksürük otu çiçek veya yaprak buğusu, krizli ve boğucu soluk alma zorlukları ile birlikte görülen kronik bronşitlerde gün boyunca pek çok kere solunmalıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder